SENİ UNUTMAYACAĞIZ ‘GÜLEN YÜZLÜ ADAM’

Medya grubumuzun kurucusu, Sakarya basınının Ağabeyi, güzel insan Atilla Okumuş’un aramızdan ayrılışının üzerinden 3 koca yıl geçti. Bu 3 yılda o idealist insanın hayallerini gerçekleştirmek için çalıştık hiç yorulmadan. Yıkıldık belki yokluğu ile ama onu

İŞİNE AŞIK ADAM

Sakarya basını 23 Ocak 2011’de kaybetti Atilla Okumuş’u. Hayatını bu sektöre vermiş, Anadolu’da basın emekçilerinin neler yapabileceğini tüm Türkiye’ye kanıtlamış olan Okumuş; son nefesini verirken bile mesai arkadaşları ile çalışacak kadar işine aşık bir adamdı. Odasında yine o bitmek tükenmek bilmeyen projelerinden birinin üzerinde çalışırken geçirdiği kalp krizi ile aramızdan ani bir şekilde ayrıldı.

BÜYÜK PROJELER

Çalışanlarının ifadesi ile ‘Ne kadar üzgün olsak da koridorda sesini duyduğumuzda neşemiz yerine gelirdi’ dedikleri Atilla Okumuş, geride başarılı bir iş serüveni ve kalplerine taht kurduğu binlerce gözü yaşlı insan bıraktı. 1993 yılında kurduğu Radyo Sakarya ile sektöre giren Okumuş, SRT Televizyonu, Adapostası Gazetesi, Nabız Dergisi ve internet haber portalı gibi onlarca alanında ilk olan projeyi kazandırdı Sakarya’ya.

İDEALİST İNSAN

Geçtiğimiz ay yayına başlayan Sakarya’nın ilk uydu televizyonu da işte o idealist insanın en büyük projesiydi. Ömrü bu projeyi görmeye vefa etmedi ama mesai arkadaşları ondan aldıkları bu hayali; ondan aldıkları güç ile başararak Sakarya’ya hediye etti. Evren TV aslında medya grubun çatısı altında bugün çalışan fedakar insanların değil, Atilla Ağabey’in hayallerinin bir eseriydi. Her fani insan gibi ölümü tadan Okumuş, geride marka olan bir medya grup, ‘basın emekçiliği’ yolunda harcadığı güzel bir ömür ve saygı ile hatırlanan bir isim bıraktı.

** * * ** * *

Gülderen Okumuş

Sevili eşim, Atilla’m..

Bugün nereden başlasam bilmiyorum. Ama bildiğim bir şey var. Geride onurlu bir isim bıraktığın için müteşekkirim, mutluyum. İyi ki hayatı birlikte yaşadık, yaşayacağız.

Can oğlumuz OYTUN’umuz 99 depreminde Melek olup bizim kainata açılan kalbimiz, gözümüz oldu.

O’nunla kainatta yaşama devam etmek, insani tüm sevgileri burada da yaşamak ve yaşatmaktı nedenimiz.

Bin bir güçlük ve fedakarlıkla, bebeğimizin, meleğimizin adına yakışır bir Medya Plaza yapmak istedi babası ve ruhuyla süslenen OYTUN OKUMUŞ Medya Plaza binası oluştu.

Bugün ziyarete gelenlerin “içeride bir huzur var” dediği binamızda, televizyonu, gazetesi, radyosu, çalışanlarıyla medya hizmeti sunuyor Sakaryalılara..

Medyada ilklere imza atan, hizmet veren, vizyon sahibi bir insandı Atilla. Gerçekleştirmeyi düşündüğü hedeflerden biri de uyduda bir TV’yi Sakarya’ya kazandırmaktı. Bu hedefi, O’nun yokluğunda tüm medya grubu çalışanlarımızda gerçekleştirmenin onurunu ve burukluğunu yaşıyoruz bu günlerde. Grubumuzun uydudaki TV’si, EVREN TV yayında. Umarız O da mutlu olmuştur.

Atilla, mükemmel bir baba, mükemmel eş, mükemmel dosttu..

Sadece ailesinin değil, kalbine yer ettiği tüm insanların Atilla’sı..

Hırs değil hizmet, alan değil veren, önce seven sonra sevilmeyi bekleyen, insani meziyeti yükseklerde olan insandı.

Hiç ölmeyecek insanlar vardır ya; işte onlardan biri de Atilla’dır..

Kalplerde, akıllarda, gönüllerde, bazen dost meclisinde, bazen en üzüntülü anlarda, bazen de en sevinçli zamanlarda hep akıllara gelen olacaktır insanlara..

Senin dediğin gibi sevgili eşim!

“Bir gün bir yerde mutlaka…”

Oğluma çok iyi bak…

Sevgilerimle…

** * * * * * *

M.Cahit KIRAÇ

Diyarbakır Valisi (Sakarya Eski Valisi)

Mekanı Cennet Olsun

Atilla Bey ile çok iyi ilişkilerimiz oldu. Kendisinin basının özgürleşmesi ve etik değerleri içerisinde yayın hayatına devam etmesi konusunda çok ciddi emekleri oldu.

Ayrıca Marmara depreminin ardından Sakarya’nın yeniden yapılanması sırasında çok büyük çalışmalar yaptı. Önemli hizmetlerde bulundu.

Kendisini rahmetle anıyorum. Mekanı cennet olsun.

O’nun açtığı yolda, aynı çizgide basın hayatına devam eden sizlere de başarılar diliyorum.

*** * * * * **

Nuri Okutan

Sakarya Eski Valisi

Büyük insan, arkadaşım; dostum

Sakarya’dan bir süre uzağım.

Sakarya denince aklıma gelen ilk isimlerden biridir Atilla Okumuş.

Atilla Okumuş, denilince, candan, yürekli, Sakarya sevdalısı, arkadaş canlısı, vefalı ve büyük bir dost geliyor aklıma.

O samimi, içten kahkahaları geliyor aklıma.

O’nu gerçekten çok özledim.

Allah gani gani rahmet eylesin.

Büyük bir insandı, arkadaşımdı, dostumdu…

O’nun vefatından beridir, şahsi olarak hayatımda bir eksiklik hissediyorum.

*** * * * *

Halil İbrahim Balcı

TFF Genel Başkanı

Yenigün Gazetesi İmtiyaz Sahibi

O bir ağabey, bir dosttu

Atilla Okumuş, benim için sadece çalışmalarından feyz aldığım bir medya grubu sahibi değil, bir ağabey, bir dosttu.

Öyle ki hayatımda her şartta güvenebileceğim ender insanlardan biriydi.

Zaten günümüzün büyük bölümünü birlikte geçirirdik.

Ticari olarak zarar görecek olmasına rağmen, çoğu zaman vefalılığından, arkadaşlıklarından, dostluklarından asla taviz vermezdi.

Onun birinci önceliği her zaman insan oldu.

O’nu yakından tanıyanların bilebileceği bir özelliği vardı. Çok duygusaldı.

Haksızlığa asla tahammül edemiyordu. Bunun için bir çok kere büyük küçük demeden kavganın içine girdi. İnancından asla taviz vermedi. Doğru olanın yanında oldu.

İnsanın hayatında bir çok kişi olur.

Tanıdıkları, arkadaşları, dostları..

Ama sadece bir kaçı iz bırakır.

İşte Atilla Okumuş, bende çok derin izler bırakmıştır.

Sevgili dostuma Allah’tan rahmet diliyorum. Mekanı cennet olsun.

** * * * * * * *

Cevdet GÜNGÖR

Gazeteci-Yazar

Son şakası ciddiymiş!

Bugün Atilla Okumuş’un 3. ölüm yıldönümü. Atilla’yı yıllar öncesinden tanırım. En büyük hayali, Sakarya’da gündem yaratan bir televizyon kurmaktı. SRT ile bunu gerçekleştirdi. Ne yazık ki, 2. hayali olan uydudan yayın özlemini gideremeden genç yaşta aramızdan ayrıldı. Keşke bugün uydudan yayın yapan televizyonunu da görebilseydi.

Atilla, kendisini Sakarya’nın sorunlarına adamış bir medya sahibiydi. Bu özlemini gerçekleştirmek için televizyondan sonra Adapostası Gazetesi ile yazılı medyada da söz sahibi oldu. En büyük özelliklerinden biri Sakarya’nın sorunlarının çözümü noktasında düşündüklerini her zeminde ve her yerde dobra dobra söylemesiydi.

Atilla kardeşimin bir başka ayrıcalıklı yönü ise, hep neşeli olmasıydı. Bulunduğu her topluma sohbetleri ile neşe kadardı. Dostlarına şaka yapmayı çok severdi.

Ne yazık ki son şakası ciddiymiş.

Yapacak çok şeyi varken, genç yaşında aramızdan ayrıldı.

Nur içinde yatsın.

** * * * *

Sezai MATUR

Sakarya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı

Yenihaber Gazetesi Genel Yayın Müdürü

Patrondan ziyade arkadaş

1994 sonlarına doğru Kanal 54’ü bir çatı arasından alıp, bir yerel televizyona döndürmüştük.

Gündem, Kanal 54’te belirleniyor, kentin nabzı Kanal 54’te atıyordu.

Televizyon bir şeye benzemeye başlayınca meraklısı çok oldu.

O günler gençtik.

Ceketimizi alıp, çıktık.

Hiçbir planımız yoktu.

Sabah’ın bürosunda Murat Uygun Atilla Okumuş’la buluşturdu.

Hiç maaş konuşmadan el sıkıştık ve SRT’li olduk.

SRT aylar önce yayına başlamış ancak istenilen düzeye gelememişti.

Yalçın Akaltın’la birlikte haber merkezini ele aldık.

Dönemin yerel televizyon izleyicilerinin “Atardamar” olarak bildiği Salim Atar ise Genel Yayın Müdürü’ydü.

Atilla Okumuş ise patrondu ama, patrondan ziyade herkesle arkadaştı.

Kimseye patronluk yapmadı, yapamadı.

O televizyonda ne eksikse onu gidermeye çalışan biriydi.

Çok güzel günlerimiz oldu.

Özelikle 1995 seçimleri öncesi SRT’de geçirdiğimiz günlerin meslek hayatımda çok ayrı bir yeri var.

SRT’nin 1997’ye kadar ki dönemi, meslekte bir çok ismin yetiştiği en parlak dönemlerinden biridir.

1998’de SRT’yi yeniden ayağa kaldırmak için Atilla Okumuş’la yeniden el ele verdik.

Ankara Caddesi’ndeki binada sabahladığımız geceler oldu.

SRT’nin yeniden yıldızı parlarken ben yine ceketimi alıp, çıktım, gittim.

1999 seçimlerine az bir zaman vardı.

Çok geri dönmemi istedi, inat ettim, dönmedim.

Depreme kadar O’nu hiç görmedim.

Depremin en çok yaraladığı ailelerden biri de Okumuş ailesiydi.

Oytun’unu kaybeden Atilla Okumuş’u Şeker Fabrikası’nın bahçesindeki beyaz Kızılay çadırının önünde bulmuştuk. (Oktay Sarı ile beraberdik o gün)

Birbirimize sarıldık, ağlaştık.

Deprem en sevdiğini alıp gitmişti.

Ama o hayattan kopmadı.

Deprem yeni canlar almasın diye, sonraki yaşamını deprem bilincini geliştirmeye adadı.

Sonraki yayıncılığının ana gayesi hep o oldu.

Yayıncılıktan para kazanma gibi bir derdi yoktu.

Belki, başında bulunduğu kurumu çok karlı bir hala getiremedi ama kazanılanı paylaşmayı bildi.

Ben de onu hiçbir zaman patron gibi görmedim.

Büyüğümdü ama arkadaş gibi rahat konuşurduk.

3 yıl önce erken denilecek yaşta bizden ayrıldı, Oytun’una kavuştu.

Ruhu şad olsun.

** * * * * *

Müjdat ÇETİN

Yenigün Gazetesi Yazı İşleri Müdürü

Dost ağabey unutulur mu?

Sakarya’da yerel radyo ve televizyon denildiğinde akla ilk gelen isimlerden biriydi Atilla Okumuş. Medya dünyasına bir başka iş dünyasından gelmesine rağmen yıllarını oluşturduğu medya kuruluşunun ileriye gitmesi için harcayan Okumuş, geride içerisinde radyosu, televizyonu ve gazetesi bulunan dev bir Oytun Okumuş Medya Plaza’yı bıraktı. Bugün onun bıraktığı yerden yakınları ve çalışanları yollarına güzel bir şekilde, daha da ileriye giderek uyduya taşıdıkları televizyon kanalı ve diğer medya kuruluşları ile yollarına devam ediyorlar. Zaman zaman fikirlerimizde çatışsak ta, her zaman SRT’de program yapmam için imkan tanıyan böylesine dost bir ağabeyi kaybetmenin üzüntüsünü aradan geçen 3 yıla rağmen halen yaşıyorum. Sevgili dost ağabeyim Atilla Okumuş’a bu vesile ile bir kez daha Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyorum.

** * * * * *

Salih YALÇINTAŞ

Sakaryahalk Gazetesi Genel Yayın Müdürü

Medyanın gülen yüzlü abisiydi

Medya dünyasının sevilen abisi Atilla Okumuş’un, aramızdan ayrıldığı tam 3 yıl olmuş. SRT Televizyonu’nda çalıştığım dönemde kendisini, daha geniş tanıma fırsatı bulmuştum. Dost ve arkadaş canlısı kişiliği ile güler yüzlü neşeli ve keyifli sohbetleriyle, hepimizde farklı anılar bıraktı. Kendisini bir kez de rahmetle anıyorum. Mekânı cennet olsun.

** * * * * *

Sevda DUMAN

Semerkant TV (SRT eski Program Müdürü)

Oğlumun dedesi…

Hatıralar insanoğluna verilmiş büyük lütuflardandır.

Hatıralar ile gözyaşınız akar, mutluluğunuz tavan yapar, hüzünlenirsiniz, düşünürsünüz.

Ve bugün de yıllar sonra da ‘’onlar’’ hep vardır.

Ve ben hatıralarıma ne zaman kapı aralasam Atilla Okumuş’a uğrarım.

11 yıl çalıştığım SRT’de O’na dair en net tarif ise asla bir patron değil ‘’ hep abi, hep baba ve hep çocuğumun dedesi’’ olmasıdır.

Kapıya gelen ihtiyaç sahibine de, milletvekiline de aynı hürmetle yaklaştığına defalarca şahit olduğum insanlardandır.

Öldüğünde, öleceğini hiç düşünmediğim insanlardan olduğunu da fark ettiğim ve hala ölümü yakıştıramadığım, hatıralarımda hep yaşayacak insandır aynı zamanda.

Dualarımız seninle, nur içinde yatman dileği ile…

** * * * * *

23 Ocak 2011… Acı gün…

Zerrin ÇAĞLAYAN ANIL

Arayan arkadaşım Atilla beyin rahatsızlandığı anda beni aramış ve yaşanan son gelişmeleri an be an telefonun ucundan bana aktarmıştı. Ta ki artık ümit yok denene kadar. Sevgili patronum, ağabeyim.

Bu günlere bu kadar güçlü ve kendine güvenli gelmemde katkılarını asla unutmadığım ve unutmayacağım Atilla Bey artık yoktu. Bugün yokluğunun üçüncü senesi...

Bizleri neşelendirmesini, kızınca çocuk gibi bize küsmesini, kahkahasını ve hızlı adımlarla koridorlarda şarkılar söyleyerek yürümesini mahallenin bütün çocuklarını toplayıp bilgisayarlarımızın başına oturtup oynatmasını, bize güvenmesini ve desteklemesini daha saymakla bitiremeyeceğimiz ona has ve ona yakışan özelliklerini çok özledik… Ve özlemeye

Devam edeceğiz. Umarım kalbinin yumuşaklığına, merhametine, insan sevgine ve sevecenliğine layık yerdesindir…

Mekânın cennet; ruhun şad olsun.

** * * * **

Güven HASBAŞ

Nasıl tarif etmeliyim!

Atilla Okumuş; arkadaş, dost, ağabey, baba, patron… nasıl adlandırmam gerektiğini bilemedim. Sanırım en doğrusu hepsi demek olacaktır.

Bir babayı kaybettik 2011 yılında. Bir dostu, arkadaşı.

Atilla Okumuş’un ne kadar iyi insan olduğunu, iyi bir arkadaş, iyi bir dost hatta iyi bir patron olduğundan dem vurmayacağım sizlere.

Atilla Okumuş’u ne kadar özlediğimi hatta gür sesiyle kapıdan içeri girip dağınıklığımdan kurtulmam gerektiğini söylemesini bekliyorum.

Üç koca yıl oldu aramızdan ayrılalı. . Tamı tamına geçip giden 3 kocaman yıl.

Unutmadım, unutmadık. Sürekli onunla yaşıyoruz. Haber toplantılarında, dost ziyaretlerinde hatta yaptığım her hatada onun uyarılarıyla kendime geliyorum.

Atilla Okumuş’u anlatmak ne kadar zor bilemezsiniz. Henüz icat edilmemiş kelimelerden cümleler kurmak ve yaldızlı kâğıda sıralamak geçiyor içimden. Ama yapamıyorum. Atilla ağabey yanımda olsa olabildiğince yalın ve sade haliyle aktarmamı isterdi düşüncelerimi. Çünkü Atilla Okumuş demek sadelik demek aynı zamanda.

Ağabey merak etme, emanetine sahip çıkmak için elimizden geleni yapıyoruz. SRT Medya Grup gösterdiğin hedefe yine senin çizdiğin doğrultuda ilerliyor. Bak artık uydudan yayın yapan televizyonumuz var.

Doğrumuzu görüp takdir etmeni, yanlışımızı görüp uyarmanı beklemekten hiç vazgeçmeyeceğiz. Mekânın cennet olsun güzel insan…

** * * ** *

Gürkan KILIÇ

Asla unutmayacağız

Hayattayken, geçmişi ile yaşayan insanlar, öldüklerinde çabuk unutulurlar.

Günlük yaşayan insanlar, bir süre sonra unutulurlar.

Ama geleceği planlayarak, düşünerek, geleceğe yatırım yapan insanlar, asla unutulmazlar..

İşte Atilla Ağabeyimiz, üçüncü guruba giren bir insandı.

Sadece manevi olarak değil, mesleki olarak da büyüğümüz olan Atilla Okumuş, bir patrondan daha fazlasıydı bizim için.

Liderimizdi.

Kimi zaman sırdaşımızdı.

En olumsuz anlarda, moralimizin en bozuk olduğu zamanlarda bile bizi gülümseten ve hayata daha sıkı bağlanmamızı sağlayan bir idoldü.

Geleceği planlıyordu diyorduk ya…Mesleki olarak Medya Grubumuzun vizyonunu çizmişti. Gelecekte kurumumuzun nerede olacağını bize gösteriyordu.

Her şeyden önemlisi de buna inandırıyordu bizleri.

Gazetecilik meslek etik ilkelerini haykıran ve bedeli ne olursa olsun bundan asla vazgeçmeyeceğini haykıran başka bir patron var mıydı Sakarya’da?

Sadece Sakarya’da değil.

Kendisi ile il dışında bir çok mesleki toplantıya katılan biri olarak, yayıncılıkta tüm yurtta saygı duyulan bir insan olduğunu büyük bir gurur ile izlerdim.

Yurdun 4 bir yanından medya patronları onu arar, ne yapmaları gerekenleri sorarlardı.

Elinin açıklığını, yufka yürekliliğini, yardımseverliliğini, vatan-millet sevgisini ve her şeyden önemlisi de dost canlılığını anlatmaya gerek görmüyorum.

Çünkü O’nu tanıyan herkesin mutlaka bu özellikleri ile ilgili bir anısı vardır.

Şimdi ise;

“Sakarya Atilla’sını kaybettiği” diye üzülmek ile

“Sakarya Atilla diye birisini gördü, tanıdı, sevdi” diye avunmak arasında gidip geliyoruz.

Ve en büyük avuntuyu da O’nun bıraktıklarına daha sıkı sarılmakta buluyoruz.

Mekanın nurla dolsun Atilla Ağabey…

** * * * **

Hüseyin CUMALI

Atilla Okumuş'u anarken...

Rahmetli Atilla Okumuş'u, bir kez daha 'Rahmetle' anıyoruz...

SRT Medya Grubu'nun kurucusu olan Okumuş'un yaşam dolu yanını, iyilik sever yanını, iyi bir aile babası olan yanını, başarılı bir iş adamı olan yanını bu kent iyi biliyor...

Bugün Okumuş'un bu yanlarını değil de, Sakarya Medyası'nda çıtayı nasıl yükselttiğine bakalım...

Medyaya ayağını bastığı andan itibaren sürekli çıtayı yükselten Okumuş, bugün çok sesli olan Sakarya Medyası'nın da önünü açtı...

Bir zamanlar tek gazeteli dönemden, günümüz de her geçen gün ufku açılan Sakarya Medyası'na Atilla Okumuş önderlik yaptı...Bu önderliği arka arkaya açtığı yayın organlarıyla, bu yayın organlarındaki ekip arkadaşlarıyla, hatta hizmete soktuğu 'Oytun Okumuş Medya Plaza' ile perçinledi...Dikkat edin...Bu kentte var olan medya kuruluşlarının bulunduğu alanlara bir bakın...Hangisi 'Oytun Okumuş Medya Plaza' gibi !

Hiç biri...Bunu hava olsun diye yazmıyorum...

Rahmetli Atilla Okumuş, medyaya verdiği öneme işaret etmek için kaleme alıyorum...

İçersinde televizyon, radyo, internet sitesi, gazete ve dergi olan bir plazayı hizmete sunan Atilla Okumuş, kazandığını çok sevdiği medyaya yatırdı...Bu kentten kazandığı parayı böylesine güzel bir eseri yaparak, yine bu kentte kazandıran Okumuş ile, gelişi güzel binalarda bu işi yapanlar arasında büyük fark olduğuna dikkat çekmek istiyorum...

Kimse alınıp darılmasın...Herkes şapkasını önüne koyup düşünsün...

Bir işadamı medyaya giriyor....Girdiği gibi televizyon ve radyo ile atılım yapıyor. Ardından diğer yayın organlarıyla bu atılımlarını sürdürüyor...Aynı işadamı bir çok insana ekmek veriyor ve kazandığı parayla da kentine bir plaza yapıyor...Bunları yapan Atilla Okumuş, olayın ticaret kısmında değildi...Kazandığı ile krallar gibi yaşamak var iken, o medyanın hak ettiği yere gelmesi için çırpındı...Bu çırpınışın bir eseridir 'Oytun Okumuş Medya Plaza'

Hoş sohbetini bugünde aradığımız Okumuş'un biz emekçilere ne kadar önem verdiğini bir örnekle daha size aktarayım...Şu anda çalıştığım plazanın en alt katında bulunuyorum...

Bu alt kattaki devasa oda kimin için yapılmış biliyor musunuz!

Dikkat edin...Burası çok önemli...Bu kentteki bir çok medya patronunun aklıma bile gelmediği bir odada çalışıyorum...Okumuş, benim şu anda sıcak haber merkezi olarak bulunduğum odayı 'Köşe Yazarları' için yapmış...Yani köşe yazarı bu odaya gelip, sessiz ve sakin ortamda köşe yazısını yazsın diye salon kadar bir oda yapmış...

Şunu açıkça söylemek isterim...Bu kentte bu işi yapanlar bence, Atilla Okumuş'un yaptıklarından kısmen olsa kendilerine düşeni almalılar...

Medyada böylesine ince düşünen bir insan için, aslında daha yazılacak çok şey var...

Neşesi ve emekçilere verdiği değerle hep andığımız rahmetli Atilla Okumuş'un mekanı cennet olsun...Rahat uyu Atilla Okumuş...Sakarya Medyası'na, hatta Sakarya'ya bıraktığın bu miras, emin adımlarla yoluna devam ediyor...Miras bıktığın esere bu kent sahip çıkıyor...

Tam da senin istediğin gibi...Uydu televizyonu olan 'Evren TV' ile beraber eserin, bir 'Tık' daha ileriye yürüdü...Mekanın Cennet olsun 'Gülen Yüzlü' adam...

** * * * * ** *

Safa Polat

Üzüntüm ki türlü!

Bir insanı tanımak onunla uzun bir süre geçirmek, iş yapmak yada hayatının bir bölümünde bulunmak demek değildir. Bir insanı tanımak onun fikirleri ve hayalleri ile düşünce dünyanı şekillendirmek; o fikirlerden ilham alarak hayran olmaktır.

Benim için Atilla Okumuş’da böyle.

Burada yazı yazanlar arasında belki de hayatı boyunca onunla karşılaşmamış tek insanım. Mesleğe yeni-yeni başladığım dönemde hayatını kaybetti Atilla Ağabey.

Sonrasında ise yolum kurduğu medya gruba düştü. Dediğim gibi onu hiç tanımadım. Ama kurduğu medya grup, çalışanlarına aşıladığı fikirler ve idealist dünyasına hayran olmamak elde değildi. Atilla Ağabeyin fikirleri ve ruh dünyası medya grubun her yanına sirayet etmiş; o kusursuz nizam adeta havaya katık olmuştu.

İşte bu hislerimden sonra Atilla Okumuş’un vefatı ile ilgili teessürüm iki türlü oldu.

Birincisi Sakarya basını harika bir insan, idealist bir emekçiyi kaybetmişti.

İkincisi ise böylesi eşsiz bir insan ile tanışmak konusunda ki şiddetli arzum; maalesef artık mümkün değildi.

Mekanın cennete oğlunun yanı başında olsun Atilla Ağabey.

23 Oca 2014 - 13:14 - Güncel


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Adapostası Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Adapostası Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Adapostası Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Adapostası Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.